Muhammed(20) ve ailesi Sudan’ın başkenti Hartum’da yaşamaktadır. Muhammed ailesine destek olmak için genç yaşta okulu bırakıp sandalıyla Nil nehrinde turistleri gezdirerek çalışmaya başlamıştır. Muhammed’in babası (45) ise ekonomik sıkıntılar nedeniyle çalışmak için iç savaşın devam ettiği Sudan’ın güneyindeki Darfur bölgesine mevsimlik tarım işçisi olarak gitmiş, on yedi ay ilesinden uzak kaldıktan sonra nihayet ailesinin yanına dönmüştür. Ne Muhammed’in çabaları, ne de babasının Hartum’daki uğraşları ailenin borçlarını kapatmaya yetmemektedir. Babanın çalışmak için tekrar Darfur’a gitmesi söz konusudur ama Muhammed ve ailenin diğer üyeleri bunu istememektedir. Bütün bunlar olurken Muhammed’in başka hayalleri vardır, çalışmak için Suudi Arabistan’a gitmek istemektedir. Böylece hem ailesine destek olabilecek hem de sevdiği kızla evlenebilecek parayı biriktirecektir. Ancak uzaklara gitmenin hayalini kuran bir tek Muhammed değildir, erkek kardeşi Ali (16) Amerika’ya, kız kardeşi Nişua (17) üniversitede okumak için İngiltere’ye, annesi (40) ise kendi ailesini ziyaret etmek için ülkenin güneyine gitmenin hayalini kurmaktadır. Muhammed, hayallerini gerçekleştirebilmek için çok sevdiği sandalını satılığa çıkarır. Fakat bu zamana karşı bir yarıştır, çünkü tarım mevsimi başlamıştır ve eğer babası Darfur’a giderse Muhammed annesini ve kardeşlerini bırakamayacağı için hayallerine kavuşamayacaktır.